Kaderin Zirvesi Novel - Bölüm 422

Han Jue ve Fang Liang rüyayı sonlandırmadan önce bir süre daha sohbet ettiler.

Fang Liang çaresiz olmasına rağmen, Han Jue onun takdir için savaşmak istediğini açıkça hissetti. Başkaları tarafından tamamen zorlanmamıştı. Bu onun kendi niyetiydi.

Herkesin kendi kaderi vardı. Han Jue bunu zorlayamazdı.

Connate Mağara Evi’ne döndükten sonra, Han Jue Xing Hongxuan ile tekrar iletişime geçmekte tereddüt etti. Ancak, düşündükten sonra bunu yapmamaya karar verdi. Bunu çok sık yaparsa, düşmanı uyarabilirdi.

Ardından, Han Jue Xuan Qingjun’u rüyasında ziyaret etti.

Başlangıçta ona çok yardım etmiş ve her türlü kaynağı sağlamıştı. Ona borçlu olduğu iyilik en önemlisiydi.

Rüya bir mağara eviydi ve ışık loştu.

Xuan Qingjun onu gördüğünde şaşkına döndü.

“Geri dön. Ölçülemez Felaket patlak vermek üzere. İnsan ırkı kesinlikle kaybedecek. Ölümsüz Tanrılar bile ölecek,” dedi Han Jue ciddiyetle. Xuan Qingjun kaşlarını çattı ve derin düşüncelere daldı.

Han Jue sabırla bekledi.

Uzun bir süre sonra.

Xuan Qingjun, “İyi niyetiniz için teşekkür ederim ama ben savaşmak istiyorum. Üzgünüm.” dedi.

Han Jue’ya son derece nazik bir bakışla baktı. Ona inanmıştı. Han Jue’nun ona göksel sırları açıklayabilmesi, onu gerçekten önemsediği anlamına geliyordu.

Han Jue sessiz kaldı.

Xuan Qingjun, “Benim potansiyelim iyi değil. Felaketten kurtulsam bile, ne kadar yaşayabilirim? Bu felaket sona erdikten sonra, muhtemelen ölmeden önce bir sonrakine ulaşamayacağım. Gelecekte hayatta kalmak için sana güvenemem.”

Han Jue bunun gerçek olduğunu biliyordu.

Ölümsüz İmparator Âlemine herkes ulaşamazdı.

Her ne kadar Saklı Tarikat herkesin Ölümsüz İmparator olmasını istese de, bu âleme ulaşanların hepsi kendi aralarında birer dâhiydi.

Han Jue, “Pişman olmadığın sürece sorun yok,” dedi.

Xuan Qingjun gülümsedi ve başını salladı.

Han Jue bir an düşündü ve “Bu durumda, sana bazı Mistik Güçler öğreteceğim” dedi. Xuan Qingjun zaten Jie Okulundan kudretli bir figürün mirasını elde etmişti. Ancak bu Han Jue’nun nazik niyetiydi, bu yüzden reddetmedi.

Han Jue ona Mistik Gücü öğretmeye başladı.

Kısa süre sonra, Xuan Qingjun şok oldu.

Bu Mistik Güç…

Kavradığı tüm Mistik Güçlerden daha güçlüydü!

Bu çocuk şimdi hangi xiulian seviyesindeydi?

Xuan Qingjun aniden Han Jue’yu anlayamadı.

Bu adam Ölümsüz Dünya’nın en üst seviyesine çoktan ulaşmış olabilir miydi?

Bunu düşünen Xuan Qingjun açıklanamaz bir şekilde afalladı. Han Jue’yu ilk gördüğü sahneyi düşünmeden edemedi.

O zamanlar sadece Han Jue’nun en yakışıklı ve kalbini yerinden oynatabilecek tek kişi olduğunu hissetmişti. Onun Ölümsüz Dünya’nın kudretli bir figürü olmasını beklemiyordu. Bu çocuk kudretli bir figürün reenkarnasyonu mu?

Kesinlikle öyle!

Han Jue gerçekliğe döndükten sonra iç çekti.

Bu Ölçülemez Felaket miydi?

Xing Hongxuan dışında diğerleri bunun son derece tehlikeli olduğunu biliyordu ama geri dönmediler.

Xing Hongxuan’ın geri dönmeye istekli olmasının nedeni, Bilge’nin mirasını çoktan elde etmiş olması ve felaketten kaçınabilecek nitelikte olmasıydı.

Han Jue daha sonra Zhou Fan, Mo Fuchou ve Ji Xianshen’i rüyalarında ziyaret etmeye gitti. Üçü de onun iyi niyetini reddetti.

Zhou Fan ve Ji Xianshen hâlâ ona meydan okuyordu. Ancak, onlara bir şans vermedi ve rüyayı doğrudan iptal etti.

Han Jue yine Mo Zhu’yu düşündü. Bu kız uzun zamandır hiçbir şey yapmamıştı.

Hemen rüya gördü ama onu bulamadığını görünce şok oldu.

Aceleyle Mo Zhu’nun profil resmine tıkladı.

Şok olmuştu.

Bu kız neden Büyük Birlik Gerçek Ölümsüz Alemine ulaşmıştı?

Potansiyeline rağmen, nasıl bu kadar hızlı xiulian uygulayabiliyordu?

Han Jue hemen şu sonuca vardı: “Bilmek istiyorum, neden Mo Zhu’nun rüyasını ziyaret edemiyorum?” (100 milyon yıllık yaşam süresi düşülecektir. Devam etmek istiyor musun?]

Devam et!

(Bilge Tao Alanı, Mistik Gücünüzü izole etmek için Büyük Tao kısıtlamaları var].

Bilge Tao Alanı…

Han Jue şok olmuştu.

Neden Mo Zhu da bir Bilge tarafından seçilmişti?

Han Jue devam etti, “Hangi Bilge olduğunu bilmek istiyorum.”

(5 milyar yıllık yaşam süresi düşülecektir. Devam etmek istiyor musun?] Devam edin!

[Li Muyi: Yetiştirme bilinmiyor. Üstün Tao Uzmanı, İnsan Okulunun Mezhep Ustası, Kılıç Taosu’nun yaratıcısı. Varlığı takip edilemez. Kılıç Tao Nehri’ni korumayı reddettiğin için senin hakkındaki izlenimi kötüleşti. Kişiliğinizin bir kılıç uygulayıcısı olmaya layık olmadığını düşünüyor. Mevcut Nefret Puanı: 1 yıldız] İnsan Okulunun Mezhep Ustası!

Han Jue kaşlarını çattı. Bu adam ona tepeden bakmıyor muydu? Neden Mo Zhu’yu götürmek istiyordu?

Bu kesinlikle bir tesadüf değildi!

Bilgeler karmanın içini görebilirdi. Mo Zhu’yu gördükleri anda, onunla akraba olduğunu anlamışlardı.

“Li Muyi’nin Mo Zhu’yu neden yanına aldığını bilmek istiyorum.” Han Jue içinden sormaya devam etti.

(5 milyar yıllık yaşam süresi düşülecektir.)

Ben 600 milyar yıllık ömrümü harcarken gözümü bile kırpmamıştım. Şimdi 10 milyar nedir ki?

Devam et!

Han Jue kararlı bir şekilde düşündü.

Bir Bilge tarafından hedef alınmak gerçekten tatsızdı ve şimdi birden fazlası vardı.

Han Jue’nun bilinci illüzyona girdi.

Sonsuz bir salondu. Yaşlı bir adam bir hasırın üzerinde oturuyordu. Burada son derece küçük görünüyordu, gecenin içindeki bir ateşböceği gibi.

Li Muyi!

Taoist bir cübbe giymişti, beyaz saçları ve genç bir yüzü vardı. Bilge gibi bir duruşu vardı ve Ata Xitian’a çok benziyordu.

Aniden gözlerini açtı ve kaşlarını çatarak “İnsan Okulu bir felaketle karşı karşıya” diye mırıldandı.

O anda önünde bir figür belirdi.

Li Muyi hemen ayağa kalktı ve eğildi.

Han Jue kaşlarını çattı. Kimdi bu kişi?

Li Muyi’nin eğilmesini sağlayabilecek kadar basit biri değildi!

Tao Atası olabilir mi?

Hayır, olamaz!

Tao Atası çoktan gitmişti ve yakın zamanda da ortadan kaybolmamıştı. Mo Zhu kaç yaşındaydı?

Zamanlama uyuşmuyordu! “İnsan Okulu sıkıntıyı aşmak istiyorsa, değişkenlere güvenmesi gerekir. Hâlâ o değişkene dikkat ediyor musun?” Figür ruhani bir sesle konuştu.

Li Muyi şöyle dedi: “Usta, ona dikkat ediyorum. Bu çocuk zayıf bir kişiliğe sahip ve sadece ölümsüzlüğü önemsiyor. Bırakın Büyük Tao’yu, Göksel Tao’yu bile değiştirmesi muhtemelen çok zordur. Ona güvenebilir miyiz?”

Figür şöyle cevap verdi: “Değişken, biz Bilgelerin bile tahmin edemeyeceği bir şeydir. Eğer aşmak istiyorsak, sadece ona güvenebiliriz. Tao Tarikatının Üç Okulu Büyük Tao Felaketi karşısında güçsüzdür.”

Li Muyi kaşlarını çattı. Kısık bir sesle, “Daokong onun için çok endişeleniyor ve onu öğrencisi olarak yanına almak istiyor ama onu reddetti. Ona yaklaşmak kolay değil.” Figür şöyle dedi: “Bu çocuğun fazla karması yok ama ilişkilere değer veriyor. Bu kadını öğrencin olarak alabilirsin.”

Sağ elini salladı ve Mo Zhu’nun figürü bir projeksiyon gibi yanında belirdi.

Li Muyi kaşlarını daha da çattı ve “Bu ölümlünün potansiyeli çok zayıf. O buna layık değil.”

“Hımm, artık beni dinlemiyor musun?”

“Pekâlâ!”

Li Muyi çaresizce kabul etti. Sonra, sahne paramparça oldu.

Han Jue gözlerini açtı. Endişeyle doluydular.

Kaç tane güçlü figür onu izliyordu? “Li Muyi’nin ustasının kim olduğunu bilmek istiyorum?”

Han Jue düşünmeye devam etti. Bu adam az önce kulağa çok havalı geliyordu. Bir Bilgeyi öğrencisi olarak kabul etmek için ne kadar güçlü olmalıydı? (50 milyar yıllık yaşam süresi düşülecektir. Devam etmek istiyor musun?]

Devam et!

Han Jue dişlerini sıktı ve seçimini yaptı.

Merak kediyi öldürdü.

Bilge’nin kimliği çok cazipti. [Laozi: Yetiştirme bilinmiyor. Aşkın Tao Uzmanı, Tao Atasının İlk Öğrencisi, İnsan Okulunun kurucusu, Ölçülemez İmparator, Kılıç Tao Hükümdarı]

Gasp

Efsanevi Laozi!

Bu kişi Çin mitolojisinde ve tarihinde yüksek bir statüye sahipti.

Han Jue onun gerçekten var olmasını beklemiyordu!

Görünüşe göre o bir Göksel Tao Bilgesi kadar basit biri değildi.

Daha güçlüydü! Çoktan Büyük Tao seviyesine ulaşmış olabilir miydi?

Hong Jun ne kadar güçlüydü?

Han Jue sessizce lanetledi.

Eğer bu gerçekten Ezeli Dünya’nın geçmişi olsaydı, Batı’ya Yolculuk’tan sayısız kez daha sonraki bir çağda gelmiş olması gerekmez miydi?

Belki de Ezeli Dünya ve efsaneler bu Bilgelerin göklerdeki izdüşümleriydi. Tüm canlıları ziyaret ettiler ve efsanelerinin geniş çapta yayılmasına izin verdiler.