Bölüm 3989

Bölüm 3989 ‘Geri Dönüyor

“Ne Dao Jun-” O anda, korkunç Dao Hükümdarı’nın gücü tüm Sekiz Issızlığı süpürdü ve böylesine korkunç bir Dao Hükümdarı’nın otoritesi altında, dünya o kadar korktu ki dünya titredi ve bazı uyuyan devler de aynı anda uyandı. Oturmak.

Herkes bilir ki, dünyanın Dao Hükümdarı henüz ortaya çıkmamışken ve hiç kimse Tao Meyvesine erişememişken, şimdi birdenbire, Tao Hükümdarı bizzat geldi ve Sekiz Issızlığı sürdü, bu herkesi nasıl korkutmaz?

“Dünyada hala Taocu bir hükümdar var mı?” Böylesine korkunç bir Dao Hükümdarının gücünü hisseden kıyaslanamayacak kadar nadir bir Kutsal Ata vardı ve onun Dao Hükümdarı olduğunu öğrendiğinde şok olmaktan kendini alamadı.

Sekiz Atlı Daojun’un ayrılışından bu yana, Sekiz Issızlık’ta bir Dao Hükümdarı yok ve yeni hükümdar ortaya çıkmadı ve şimdi dünyada bir Tao Hükümdarı var, ne kadar korkutucu bir şey, Sekiz Issızlığı terk etmeyen ve bilinmeyene kaçan bir Dao Hükümdarı olduğu söylenebilir mi?

Dünyadaki yaratıklara gelince, kaç tanesinin Dao Hükümdarı’nın korkunç gücü tarafından yerde bastırıldığını bilmiyorum, yerde yatıyor, titriyor, bu kadar tamamen bastırılmış bir Tao Hükümdarı’nın gücü altında, sıradan keşişlerden bahsetmiyorum bile, Büyük Tarikat Atası bile dengesiz bir şekilde ayakta duramıyordu ve doğrudan yere diz çöküyordu.

“Bum”un yüksek sesi altında, Sekiz Issızlık’ın gökyüzünde bir tur kırmızı ay asılı duruyordu, şu anda, Sekiz Issızlık nerede olursa olsun, yukarı bakarsanız, gökyüzünde bu kanlı ay turunu görebilirsiniz.

“Bu, bu, bu nasıl bir vizyon?” Kanlı ayı gördüklerinde kaç kişinin ürperdiğini bilmiyorum çünkü dünyadaki birçok canlı için kanlı ay kötü şans anlamına gelir ve bu kötü bir alamettir.

Ancak, göz açıp kapayıncaya kadar, böyle bir kanlı ay turunu tanıyan Kadim Atalar ve Yüce İlahi Saygınlar da vardı.

“Chiyue Daojun-” Kadim Nadir Ata şok içinde bağırdı ve konuştu, “Bu Chiyue Daojun’un Ebedi Kanlı Ay’ı!”

‘”

“Evet, doğru, bu tam olarak Michi-kun Akatsuki!” Kanlı ayın bu turunu görünce, Kızıl Ay Dao Hükümdarını hiç görmemiş olan Kadim Nadir Ata ve Yüce Aziz İmparator bile şaşırmıştı, Kızıl Ay Dao Hükümdarının bir tanımını duymuşlardı.

“Akatsuki Daojun dünyada hala var olabilir mi?” Haykıran epeyce güçlü ata vardı. ‘İmkansız’. Ayrıca Chiyue Daojun efsanesini duyan birçok eski imparator da var ve onlar inanılmazdı ve şöyle dedi: “Chiyue Daojun’un uğursuz bir ölümden öldüğü söylenmiyor mu? Nasıl hala var olabilir?

“Belki de bu, Akatsuki Michi-kun’un dirilişidir.” Spekülasyon yapan birçok Büyük Tarikat Atası ve Sincan’ın Eski İmparatorları var.

Birçok sıradan keşiş ve güç merkezi gibi, böylesine korkunç bir Dao Hükümdarının otoritesinin baskısı altında, hiç hareket edemiyorlardı ve konuşmaya cesaret edebiliyorlardı.

“İyi değil, aldatıcı bir ceset-” Yüce İlahi Saygıdeğer bir olasılık düşündü ve yardım edemedi ama titredi, ürkütücü ve kafa derisi uyuşmuştu.

Sahte ceset, eğer sıradan bir keşiş cesedi aldatırsa, cesedi aldatan Taocu bir hükümdarsa, bu ne kadar korkunç bir şey, cesedi aldatan bir Taocu hükümdar nesli, eğer iyi değilse, dünyayı kanla yıkar ve tüm dünya bir kan denizine dönüşür ve cesetler ve kemikler dağlar gibidir.

Bunu düşününce, dünyayı kasıp kavuran Yüce İlahi Saygıdeğer bile titremekten kendini alamadı ve yüzü sarardı.

Cesedi aldatan gerçekten bir Dao Hükümdarı olduğunda, sonuçları hayal bile edilemez.

Chi ailesinde, kaç tane torunun diz çöküp atalarını çağırdığını ve tüm torunların yere secde edip eğildiğini bilmiyorum.

Chi ailesi için, Chiyue Daojun onların gururu, o yıl Chiyue Daojun trajik bir ölümle öldü, tüm Chi ailesi için kayıp çok ağırdı.

Kuroshio Denizi’nin derinliklerinde, Akatsuki Daojun’un “Ebedi Kanlı Ay”ı patlak verdiğinde, tüm cennet ve yer bu korkunç ve eşsiz güç tarafından harap edildi ve tüm zaman ve mekan bir anda eritildi.

Böyle bir savaş alanında, herhangi bir güçlü keşiş bir anda eritilirdi ve geriye hiçbir, canlı ya da ölü kimse kalmazdı.

Akatsuki Daojun’dan çıkan böylesine korkunç bir ilahi güç karşısında, Li Qiye parmaklarını daire içine aldı ve “uğultu” sesiyle Yüce Dao’nun kanunları yeryüzünde birbirine dolanmış ve karmaşıklaşmıştı ve Yüce Dao’nun kanunları yeraltında iç içe geçtiğinde, göz açıp kapayıncaya kadar yüce bölümlere dönüşüyordu.

Şu anda, böylesine yüce bir bölüm tüm dünyayı sarıyor gibiydi ve ebedi başkenti de dahil etmek gerekiyordu.

Evrimin on bin yolu, ebedi ve ölümsüz, ışık parladığında, bir “uğultu” sesi duydu, şu anda, küçük bir ağacın yeraltı yaşamı ve ölümü, altın gibi küçük ağacın dalları ve yaprakları, kaotik bir gerçek qi akışından sarkıyor, her kaotik gerçek qi, uçsuz bucaksız ve sınırsız cadde gizemlerine sarılmış gibi görünüyor, öyle görünüyor ki, kaotik bir gerçek qi inişi, çiçek açabilir ve meyve verebilir, yüce bir yol yaratabilir.

Sadece bu kadar küçük bir ağaç büyüdükten sonra, Chiyue Daojun’u arıtmaya gitmiyor, ama göz açıp kapayıncaya kadar, Chiyue Daojun’un korkunç gücünü gerçekten engelliyor, sanki cenneti ve dünyayı taşıyormuş gibi.

Bu kadar küçük bir ağacın altında, son derece huzurlu ve güvenli görünüyor, sanki bu kadar küçük bir ağacın yanında duran biri gökyüzü düşüyor, destekleyecek küçük bir ağaç var.

Bu yüzden, bu küçük ağaç gökleri ve yeri tuttuğunda, Chiyue Daojun’un “Ebedi Kanlı Ay”ı çok korkunçtu ama düşmeyi başaramadı.

O anda, kanlı ayın altında her şey durgun gibi görünüyordu, ama Li Qiye hiçbir şekilde etkilenmemişti, küçük ağaç her şeyi ayakta tutuyordu ve hiçbir saldırı onu vuramazdı.

Göz açıp kapayıncaya kadar Li Qiye, Chiyue Daojun’un önünde durdu ve hafifçe konuştu: “Ebedi takıntıyı bırakmanın zamanı geldi.” Kelimeler düşer düşmez parmağı Chiyue Daojun’un kaşlarının ortasındaydı.

Çok küçük bir kanun bir filament gibiydi, anında Akatsuki Daojun’un kaşlarını deliyordu, böyle küçük bir kanun anında Akatsuki Daojun’un kaşlarının derinliklerindeki küçük ağacın etrafına sarıldı ve Dao Meyvesini sardı.

O anda, Dao Guo’nun “Peng”inin sesi ışık yaydı ve küçük ağaç bir anda yanıyor gibiydi ve “Peng”in sesini duyduğunda, Dao Gerçek Ateşi yükseldi ve göz açıp kapayıncaya kadar Chiyue Daojun’un tüm vücudunun ışıkla örtüldüğünü gördü ve vücudundaki altın ışık daha da parlaktı ve tüm kişi yanıyor gibiydi.

O anda, “zi, zi, zi” sesi duyuldu ve başlangıçta Akatsuki Daojun’un tüm vücudunu saran ölü qi bu sırada yavaşça dağıldı ve Büyük Dao Gerçek Ateşinin gücüyle tamamen yandı.

O anda, Chiyue Daojun’un tüm vücudu altın ışıkla doluydu ve yüce tavrı insanların onu gördüklerinde yere diz çökmelerine neden oluyordu ve uzun süre diz çökmeyi göze alamıyorlardı.

İşte o sırada Akatsuki Daojun’un gözleri dağıldı ve netliğini yeniden kazandı, bir çift göz o kadar tanrısal görünüyordu ki, sanki güneşe ve aya hamileydiler, Akatsuki Daojun ölmüş olsa bile, artık yaşam nefesi yoktu, ama gözleri şu anda gece gökyüzünde hala sabah yıldızları gibi görünüyordu.

O anda Chiyue Daojun, Li Qiye’ye eğildi ve sonra “bum, bum, bum” sesini duyduğunda dünya titredi.

göz açıp kapayıncaya kadar yere bir tabut gibi attı, yeryüzünün kayalarının yükseldiğini, bir lahit içinde eridiğini gördüm, Akatsuki Michijun’un cesedi dümdüz yere düştü, lahitin içinde yatarken, gümbürtü sesiyle sadece lahit kapağını görmek için.

Yüksek bir “gümbürtü” duyan lahit boşluğu deldi, seviyeyi geçti ve bir anda iz bırakmadan ortadan kayboldu.

Sekiz Issızlık’ta, Akatsuki Dao Hükümdarı’nın düştüğü gibi, Kanlı Ay da ortadan kayboldu ve Sekiz Issızlığı bastıran Dao Hükümdarı’nın gücü de iz bırakmadan ortadan kayboldu.

Sanki bir meltem esiyor, her şey yok oluyor, her şey sanki hiç olmamış gibi oldu, orijinal dünya hala aynı, hiçbir şey değişmedi.

Bu tür bir değişim çok hızlı, hızlı bir şekilde gelir ve gider ve dünyadaki güçlü keşişler ne olduğunu bilmiyorlar ve aniden Daojun, Sekiz Issızlığı bastırmak için bizzat geldi.

Ancak, göz açıp kapayıncaya kadar, Daojun iz bırakmadan ortadan kayboldu, hiçbir iz bırakmadı, bu gerçekten inanılmaz ve dünyadaki hiç kimse ne olduğunu bilmiyor.

Herkes Michi-kun Akatsuki’nin bizzat orada olduğunu düşündü ama göz açıp kapayıncaya kadar her şey rüzgarla dağıldı. nywebnovel.com nywebnovel.com Tabii ki, Yüce İlahi Saygıdeğer rahatlamıştı ve kalplerinde şanslı hissediyordu, az önce hepsi bunun Chiyue Daojun’un cesedi olduğunu düşünüyordu ve şimdi Chiyue Daojun’un cesedi aldatmamış gibi görünüyor, bu onlar için iyi bir şey.

Aksi takdirde, Akatsuki Daojun cesedi aldattığında, dünyadaki herkes acı çekecek ve kimse bağışlanmayacak.

Kısa bir süre sonra, Chi ailesinde diz çöktüler, kaç kişinin atalarını çağırdığını bilmiyorum ve kaç kişinin gözyaşlarına boğulduğunu bilmiyorum, çünkü Chi atalarının atalarının salonunda, Daojun atalarının cesedi olan yatay olarak bir lahit zaten vardı.

Milyonlarca yıl önce, ataları Akatsuki Michijun uğursuz bir şekilde öldü ve bedeni gitti ve bugün gökyüzünde bir vizyon beliriyor ve atalarının bedeni geri döndü, bu zaten Chi ailesi için bir tür lütuf.

Kuroshio Denizi’nin derinliklerinde, Li Qiye de gülümsedi ve uzaklaştı.

Tüm yol boyunca, Li Qiye nihayet sona geldi, buraya yürüdüğünde, her şey aniden sona erdi, her şey burada bitmiş gibi görünüyordu, her şey burada kesilmişti.

Önümüzde bir uçurum var ve göz alabildiğine zaman ve uzay paramparça ve hiçlik var ve altında zifiri karanlık, ama en derin kısımda ışığın titreştiği ve sallandığı derin bir vadi var.

Bu uçurumdan hemen önce, birbiri ardına inşa edilmiş Dao platformları vardı, her bir Dao platformu yüce rünlerle donatılmıştı ve her bir Dao platformunu sıkıca kilitleyen kalın ve kıyaslanamayacak kadar kalın bir kanun ilahi zinciri vardı, sanki bir Dao platformuna dokunulduğu sürece, tüm Dao platformları bir anda aktif hale gelecekmiş gibi görünüyordu.

Birbiri ardına böyle bir platformda farklı şeyler var.

Sanki yüce bir Buda’nın avucuna atılmak üzereymiş gibi Dharma ile dolu bir platform var ve her şeyi bastırmak için herhangi bir zamanda indirilebiliyor.

Bir platform var, ama kılıç gökyüzünde, korkunç bir ışığı yutuyor ve bir kılıç tüm tanrıları yok edebilir.

Eski tanrılar tarafından bastırılan bir platform var ve ıslık sesi sonsuz, sanki tanrılar zıplıyormuş gibi ve her an her şeyi anında alıp parçalayabiliyorlar.

Bir platform var, ama bu Buddha’nın sesinin patlaması, sanki milyarlarca yüce göksel Buda iniyor ve onlar her an tüm kötü güçleri arındıracaklarmış gibi.

Uçurumun altındaki derin vadiyi bastırmak için tüm platformlar buraya döküldü.

……………………………………

Büyük Vahiy, Li Qiye’nin küçük kardeşi, Sekiz Issızlık’taki en güçlü Dao Hükümdarı mı çıkmıştı? Bu Dao Hükümdarının gerçekte kim olduğunu bilmek ister misiniz? Bu konuda daha fazla bilgi edinmek ister misiniz?

(Bölüm sonu)